27 Şubat 2008 Çarşamba

yasak kardesim yasak!

ne zamandir gazeteleri okuyamiyordum. ilk defa bugun girdim. ortalik birbirine girmis ayol. universiteler gergin. kapilarda arbede cikiyormus. oh dedim, ulke bolundu rahatladik hep birlikte.

valla kardesim burada o kadar okuyoruz ediyoruz denilen hep ayni sey, yasakci memleketler gericidir. ben de dusunuyorum, bizi gerici yapan turbani yasaklamak mi, yoksa universiteye turbanli kizlari kabul etmek mi? o kadar icim daraliyor ki hepsini birbirine vurmak istiyorum. yasakcilari da, dini kullananlari da. arada kendi hur inanciyla kapanan ve benim birsey demeye hakkimin olmadigi bir kesim kaliyor. onlari ne yapayim diye dusunuyorum. valla bu ulke boyle yasakci bir ulke kardes, hepimiz bir sekilde cekiyoruz senin cekecegin de buymus diyorum kiza. kiz surat asip gidiyor sonra.

ben universitede turban yasagina karsiyim. turbanli kizlarin okumasina engel olup da onlari kucuk dunyalarina hapsetmeye, ufuklarini acmalarina engel olmaya karsiyim. onlarin da diplomalari olmali, is hayatina atilabilmeli ve bir erkegin eline bakmamalilar diye turban yasagina karsiyim.

turbanli olsun olmasin, herkesin egitimli olmasindan yanayim. dusmanimin bile egitimli olmasini isterim ben. bir cahille tartismak, kavga etmek bile istemem. cahile tahammul edemem.

gerci universite okumakla cahillik geciyor mu? ne universiteliler gorduk biz, zaten yoktular. yok olasicalar.

14 yorum:

EKMEKÇİKIZ dedi ki...

Maalesef, üniversite okumakla cahillik geçemiyor.
:(

Fulya dedi ki...

Muzi,
Izninle ben turbanin ne kadar tehlikeli odugunu gormek istemeyen o inancli kizlarimiza cikisacagim.
Gecsinler bunlari, turban ile ozgurluk kelimesinin yanyana kullanilmasi ne kadar anlamsiz. Sozum sana degil iyiniyetini anliyorum boyle bir Turkiye bende duslemek isterdim. Ama onlar Dunyaya hic ozgur olma sansi olamayacak kiz cocuklari getirecekler. Onlarin Turban dedikleri korkunc bir ideolojiyi besliyor. Sizin sozde ozgurlugunuzun basladigi yerde bir ulkenin ve geleceginin ozgurlugu bitiyor. Alet oluyorsunuz dediginiz gibi sirf inanclariniz ugruna taksanizda.
Acsinlar gozlerini gonullerini saclarini Muzi. O saclardan onlara zarar gelmez. Kafalarina taktiklari turbandan ve verdikleri oydan gelir ama.
Bir Iranli arkadasim oldu benim bugunlerde onun tecrubelerini yazacagim bir ara vakit bulunca.
Durum senin benim iyiniyetimizin malesef somurulmesi yuzunden bu hale geldi . Dusledigin bir anlayis icin uygun degil sartlar, o uygarliga ulasmis degiliz. Yaptirilari kotu olacaktir bunun.
Sence bir turbanli mi daha ozgur ve mutlu ulkemizde basi acik mi?
Kim tehtid altinda onlar mi biz mi? Kim bazi muhitlere Istanbul'da giremez hale geldi? Ben bir Istanbulluyum yedi sene evvel is icin gittigim Fatih'te gayet normal bir kiyafette ama saclarim tabiki acik, lafla hakarete ugramis ve korkudan ne yapacagimi sasirmis bir vaziyette, aglayarak taksi ararken bulmustum kendimi. Oysa basi kapali kizlarimiz bal gibi de universitelere giriyorlardi. Sadece yasal degildi. Kimsenin onlari rahatsiz ettigi de yoktu.
Endiseliyim ben cok.
Daha fazla yazmayayim yorumluktan cikip posta donusuyor:)Post yazmiyorum bu konuda satasmalarla ugrasacak vaktim yok diye cok yogun derslerim su ara. Ama kacmamak lazim bu bizim yasamimizin bir parcasi. Nette bile ben din propagandasi yapan bloglara gitmem ama onlar gelirler. Ben turbanliya yolda laf atmam ama onlar... yukarda anlattigim gibi rahatsiz etmekten cekinmezler. Evet bu yasamizin parcasi haklarimizi cumhuriyetimizi savunmamiz gerek. Saclarimizla, elimizde hatta belki duygusal olacak ama bayragimizla..

Sevgilerle

müzi dedi ki...

sevgili ekmekcikiz,
universite okumakla cahillik gecmiyor gercekten. dusundum neden gecmiyor diye. sonra dedim ki, bizim pek cok universite hocamiz universite hocasi gibi degildi de o yuzden. bizi universite ogrencileri gibi degil de lise ogrencisi gibi yetistirdiler. dusunmeye, tartismaya zorlamadilar bizi. onumuze gecip kitaptan okuyarak ders anlattilar, anlatma taklidi yaparak. onlarin da sucu var, hem de buyuk.
haa, ama bir de unsal oskay gibileri de vardi. derse bir basladi mi hic susmasin isterdik. odev verirdi bize, fethiye'de su koyda gece denize girip ardindan balik izgara yapacaksiniz diye. yani yalnizca ders anlatmaz, hayatin ne oldugunu ogretirdi. ufkunuzu acin derdi. farkli bakmayi ogretirdi. az boyleleri, cok az.

sevgili Fulya,
endiselerini anliyorum elbette cunku biliyorum ben de bu endiseleri. ama dusunuyorum da, turbanlilari universiteye almayinca ne yapiyoruz biliyor musun? onlarin bu kafayla erkenden kocaya gitmelerini ve bu kadar korktugumuz bu kafayla cocuk buyutmelerini sagliyoruz. halbuki universite egitimi alirlarsa, cocuklarini belki de daha farkli buyutecekler. hatta belki kendileri bile degisecekler. universite cunku burasi, ilim irfan yuvasi. insanin kendini buldugu ve gelistirdigi yer. ortaokul-lise gibi disiplin yeri degil. ozgur olmayi ve kim oldugumuzu asil ogrendigimiz yer. yalnizca egitim degil yani.
ben bu yuzden universiteye alinmalilar diyorum. egitimsizlik kotu durumu korukleyecek. hem dar kaliplarda yasamaya hem de egitim hakki ellerinden alindigi icin nefret duymaya devam edecekler. ama universite egitimi ile ufuklar acilabilir. ya da en basitinden, universite egitimi almamalari durumu iyilestirmiyor, aksine kotulestiriyor.
bir de su satasmalar var ya, ben de gordum, biliyorum. ne yazik diyorum. ama biliyorsun ki satasan sirf onlar degil. ben basi kapaliya "hadi iran'a" diye satasanlari da gordum. ben iste iki kesimden de bu satasmalari yapanlara karsiyim. digerine tahammulu olmayanlara karsiyim. dusuncelerine katilmaya biliriz, ama kimseyi bizim gibi olmaya zorlayamayiz. onlar da zorlayamaz, biz de.
cumhuriyet'i savunmaksa, o her zaman yapilacak, yapilmali. ama bunu yaparken demokrasi yara almamali. o zaman yitiririz herseyi. onlar/biz fark etmez, demokratik olmayan cezalandirilmali. bu konuda ben turbanli ya da turbansiz ayirt etmem. antidemokratik olana karsi cikarim. demokrasi kolay degil elbet, bu yuzden kazanilmasi hep zor olmus. biz ise hala ogreniyoruz senin de dedigin gibi. ve bence dogru yoldan ogrenmeliyiz. kestirme yoldan degil, her zaman yaptigimiz gibi degil. bu sefer birseyleri duzgun yapmaliyiz, yarim yamalak degil. cumhuriyeti savunacagiz diye demokrasiyi topraga gommemeliyiz.

senin de hissettigin gibi ben de cekiniyorum aslinda bu tartismalara girerken. hircinlasabiliyor bu tur tartismalar kimilerinin elinde. ama baksana, bu konudaki dusuncelerimizi yazmaya bile cekiniyoruz. dayanamiyorum iste bu tur baskilara. her iki taraftan olan bu baskilara. bence degismesi gereken bu baskici ve yasakci zihniyet. bizi dusuncelerimizi soylemekten alikoyan bu zihniyet. kapali acik ayrimi yapmiyorum ben, su yasakci zihniyet yok olsun istiyorum artik.
sen endisenlenme uzun oldu diye, yaz rahat rahat icinden geldigi gibi:)
benden de sevgiler

Öykücü dedi ki...

Muzi:)

Sana kesinlikle,tüm kalbimle katılıyorum.

İnsanları kategorize etmeyi ,yasaklar koymayı bırakmalıyız.

Fulyanın boşuna korktuğunu düşünüyorum.Hatta bu korkularıyla korktuğu şeyin gerçekleşmesine sebep oluyor.Türbana siyasal bir anlam yükleyen türbanın siyasal olduğunu düşünenlerdir.

Korkarak,konuşarak,taraf olarak istenileni yapıyorsun bence.O kızcağızlara sadece inançları gereği örtünen kadınlar olarak baksan kadınların başörtüsü üzerinden siyaset yapanlara pirim vermemiş olursun.

Üniversitede okurken kapalı çok arkadaşım vardı ve hiç birinin ülkenin siyasal düzeni ve rejimiyle ilgili bir sorunu yoktu.Ama türban yasağı geldi ve okulu bırakmak zorunda kalanlar oldu.O zaman yüzde bire girersen kazanılabilen bir bölümdü bırakmak zorunda kaldılar.Bu haksızlık değil mi? Ne oldu o kızcağızlar okuyamadı da? Daha mı güvendeyiz?

Bu özgürlük bu değil deme hakkımız var mı sence? Bir kadın inançları uğruna güzelliğinden bile vazgeçiyorsa ben buna saygı duyarım.

Ama herkes istediği gibi düşünmekte serbest tabi.Yani illa ben haklıyım diye bir şey olamaz.Kimse kimseye hakaret etmediği sürece benim için sorun yok.

Sevgiler..

elektra dedi ki...

ah müzi, ben de bu konuda kafası karışıklar arasında yer alıyorum. ne düşüneceğimi şaşırdım. bir aklıselim mahalde konuşulamadıkça bu konu daha çooook köpürür. ancak mesele de net olduğum yanlar da yok değil. 1- bu mevzuunun kullanıldığı kesin. bu bir özgürlükler meselesi değil. özgürlük savaşçısı gibi görünmeye çalışan ikiyüzlü tavrı sevmiyorum. bunu yöneticiler bazında dile getirdim yanlış anlaşılma olmasın. sen ya da belki ben bile özgürlük meselesi gibi görüyoruzdur. ben bizim samimiyetimizden şüphe etmiyorum. ama bunu kullanan yöneticiler özgürlükleri bu noktada sınırladıkça ben bu konunun özgürlük meselesi olarak görülemeyeceğini düşünüyorum. bu böyle gündemde tutulurken, arkada minicik haberlerle devasa bir sosyal güvenlik tasarısı oluşturuluyor ki, çıkarsadığım kadarıyla biz çalışanlar ayvayı yemek üzereyiz. 2- mevzuunun ilk meydanlara taşındığı yıllarda bu mevzuunun en hareketli eylemlerine sahne olan bayazıt civarındaydım ben de . benim ünv. ve benim fakülte çok köpürmüştü bu mevzuuyla. meydanlarda en ön sırada erkekleri gördükçe o zamandan bir duygu, bir tepki gelişti ben de: bu adamların ne işi var burada? bu bir kadın ve özgürlük problemidir. bu konuda açıııııın diyen erkekleri de kapayııııın diyen erkekleri de hep tersledim ben. size ne kardeşim. bırakın da biz konuşalım kadın kadına. biz özgürlüğün, dinin kadına bakışının varsa ikincilleştiren yönlerini tartışalım. size neeeee.
ya, işte böyle. karışık, çok karışık. bu hamur daha çoook su kaldıracak ama. dur bakalım ne olacak?

ayçobanı dedi ki...

Müzicigim; asistanlik yaptigim dönemde, cok da kibarca, rencide etmeden konustugum ve basörtüleriyle sinifa giremeyeceklerini söyledigim bazi ögrenciler, okumak istedikleri icin ve gercekten siyasal anlamda degil, inandiklari icin kapali olan bu gencecik kizlar, derslerde basörtülerini cikardilar. Bazilari rahatsiz oluyordu ve sinifin arka siralarinda oturmayi tercih ediyorlardi ama kurallara saygiliydilar. Benim onlara olan saygim ise cok daha artmisti bu tutumlarindan dolayi. Elimden gelen her tür kolayligi gösteriyordum onlara. Bir kismi ise, olayi farkli boyutlara tasiyor, "bir gün gün gelecek biz kazanacagiz" diye tehditler savunarak ortami geriyorlardi. Bu kurular, yaslari da yakiyorlardi!! Isin daha da trajigi, basini acan diger kizlari da disliyor, onlari da baski altinda tutmaya calisiyorlardi.

Gördüklerim yasadiklarim ve kendi düsüncelerim dogrultusunda, samimiyeti ve politikayi ayirt etmenin cok zor oldugunu düsünüyorum. Politika samimiyeti de harciyor ve durum kesinlikle egitim almak hakkindan cikip, bizlere zamaninda savurduklari tehditlere geliyor "gün gelecek biz kazanacagiz!!" Üzücü ve ürkütücü degil mi??

müzi dedi ki...

istanbul universitesi'nde ikna odalari vardi hatirliyor musunuz? ben istanbul uni'li degilim, o yuzden bunlari medyadan okumus ya da izlemistim. ama hep merak ettim, o ikna odalarinda ne konusulur diye. nasil iknaya calisirlar diye. ama fikri sevmedigimi soylemeliyim. ikna odalari aklima nazi almanyasinin gaz odalarini getiriyordu cunku.

ben anlayamiyorum, cahiliz diye kivraniyorken bir kesimin egitim almasini engellemeyi anlamiyorum. ve duruma da ilgisiz kalamiyorum. cunku biliyorum, bu kemiklesmis yasakci zihniyet yarin obur gun gelir benim de ozgurlugumu kisitlar, bir diger gun de senin.

kabul etmeyecegim bir sey, kurunun yaninda yasin yanmasi. benim dusuncemde hersey insan icin. devlet de buna dahil. devlet vatandasi icin vardir. vatandas devlet icin degil. bir devlet magdur olan vatandasinin haklarini koruyamiyorsa baska ne icin vardir ki? yalnizca bir kesimin hakkini korumak icin mi?

devlet, dusman saydigi komunist ya da sol goruslu ogrencileri nasil ayikliyordu universiteden? iste bir fark gormuyorum bununla, basortululeri de universiteden ayiklama operasyonu arasinda.

kabul mu etmeli devletin acizligini? gercek dusmanla dusman olmayani birbirinden ayirt edemedigini? yasin yaninda kurunun da hep yanacagini? devletin vatandasini korumak gibi bir gayesinin olmadigini? ve devletin yalnizca bir gurup insan icin var oldugunu?

bana dogru gelmiyor bu. adil gelmiyor, demokratik gelmiyor.

bugunku tek sorun, bu degisimi AKP'nin yapiyor olmasi. haliyle de bir korku ortami yaratiyor. ama kizdigim ne biliyor musunuz? her ulkede ozgurluklerin savascisi hep sol olmustur. sag dar kafali iken, sol bagimsizlik ve ozgurluk icin savas vermistir. bizim duruma bakiyorum. ozgurluklerin kisitlanmasinda chp'nin en onde kosmasini hazmedemiyorum. kendine chp demesini de hazmedemiyorum.

Justin Biebery dedi ki...

Müziciğim, CHP'yi nasıl sol görürsün, dalaverada diğer partilerle at yarıştıran bir parti. Baykal iyice bokunu çıkardı işin ama Ecevit de pek matah değildi zaten, değil mi? Gençken taktı insanları peşine ama neyi değiştirdi. Ben, sloganik söylemlere pek pas vermiyorum artık ama 'Düzen partileri' deyimi hala çok iyi tanımlıyor bu durumu. Sanki arkada görünmez bir el var, ileri gitmek isteyenin önünü kesiyor. Bu nedenle, belirli bir noktadan sonra, AKP'nin de barutunun bitirileceğini biliyorum artık tecrübelerimle...

Bana koyan ne biliyor musun, halkın, böyle her ortaya atılan konuyu, belirli bir duruşu olmadan havada kapıp istenileni yapması yani oyalanması. Bir bakıyorsun herkes dinci, bir bakıyorsun herkes Atatürkçü-laik, bir bakıyorsun herkes milliyetçi. Ne yana çekilse oraya giden türden. Çok azında şöyle adam gibi herşeye belirli bir mesafeyle duran, objektif bakabilen bir yetkinlik var. Aydınlar bile bir alem.

Neyse, sayısı çok az da olsa, senin gibi kendini yetiştirmiş ve objektif bir duruş oluşturmuş insanların olması içimi rahatlatıyor. Üniversiteli cahiller konusunda da yerden göğe kadar haklısın.

Bir sözüm de Ayçobanı'na, sırf okula devam edebilmek için başını açmak zorunda kalan kızların durumu içimi burktu açıkçası.

Neyse, uzun ve çetrefilli konulardan biri yine. Konuş konuş bitmez. Girmemeye çalışıyorum bu tür konulara artık ama, öyle damar konulara değinmişsin ki Müzi, tutamadım kendimi:))

müzi dedi ki...

sevgili Fatma,
iyi etmissin kendini tutmamakla. ben de cogu zaman 'politik konular, girmesem mi' diyorum, ama apolitik olmaktan da hoslanmiyorum. sonucta hayatimizi dogrudan etkiliyor politika (biz hoslansak da hoslanmasak da) ve bu yuzden bu konularda goruslerimizi sekillendirmemiz lazim diye dusunuyorum.
chp hakkinda soylediklerine sonuna kadar katiliyorum. sol goruslu bir parti olmaktan cok milliyetci parti olup cikti. o yuzden bu konuda daha fazla laf etmiyorum. sen soylemissin benim de dusuncelerimi.
halkin dusuncelerinin bu denli kolay kontrol edilebilmesini de cahilligin bir sonucu diye dusunuyorum ben. kendi dusuncelerini sekillendiremeyen halk, medyanin ve onun bunun manipulasyonuyla kolayca her yone cekilebiliyor. demek ki bu halk belli bir amac icin cahil birakiliyor, kontrolu kolay olsun diye.
herseye belirli bir mesafede durabilmek demissin ya, sonuna kadar katiliyorum, cok onemli. insan savundugu ilkelere bile yeri geldi mi mesafeli ve hatta elestirel bakmasini bilmeli. cunku koru korune bagli olmak, adi ustunde iste, kor edebiliyor. takim tutar gibi savunuyoruz biz bazi seyleri. fanatikler ya da holiganlar gibi, iyi ya da kotu yani diye elestirmeden, taparcasina, ne olursa olsun diyerek savunuyoruz.
soylenecek oyle cok soz var ki, dusunulecek o kadar cok neden-sonuc iliskisi. dedigin gibi, konus konus laf bitmiyor bu konuda. bizimkisi bir nebze icini dokmek iste. eskiden her cilingir sofrasinda kurtarirdik memleketi. artik bu sekilde bile kurtaramiyoruz.

ayçobanı dedi ki...

Merhaba Müzi ve Merhaba Fatma;

yaziya olan ilk yorumumda yasamak ZORUNDA oldugum durumlardan yola cikarak bir örnek ve bir fikir belirtmek istemistim ama ne anlatmak istedigim anlasilmadi!! Hic bir düsüncenin körü körüne savunuculugunu yapmak degil amacim.

Iki paragrafta düsüncelerinizin detaylarinin verilmesi, özenlice anlatilmasi güc, hele ki konuk oldugunuz bir sayfada.

Umarim ben yanlis hissediyorumdur ve alinganlik gösteriyorumdur konunun yönlenisinden dolayi ve böylelikle kalbim bostan yere kirilmistir...

Güzel ve basarili bir hafta dilerim...

müzi dedi ki...

sevgili aycobani,

senin yorumunu okuduktan sonra neler nasil yazilmis da sevgili aycobani'mizin kalbi kirilmis diye yukariyi tekrar okudum. ve inan seni kiracak bir sey goremedim orada. bu ortamda iletisim kurmak bazen zor, biliyorsun. yazilanlarin hangi ses tonuyla okunmasi gerektigini bilemedigimiz icin bazen yanlis anlamalar olabiliyor. ama en azindan bu konuda burada olmasin, cunku yazilanlarin hic biri kalbinin kirilmasini gerektirecek tonda degil, seni temin ederim.

benim ustteki yorumum, senin yorumundan sonra gelmis. ancak o sana yazilmis bir yorum degil aslinda. onceki yorumlarin uzerine yapilmis, belirli bir kisiyi hedef almayan ama fikrimi daha netlestirmek uzere yazilmis genel bir yorum.

burada ayni fikirde olmayabiliriz ama sonucta birbirimizin iyi niyetinden de suphe duymuyoruz. o yuzden yazilanlarin hic birini kisisel alma lutfen. farkli dusunuyoruz ve farkli sebeplerimiz var ama bu birbirimizi kirmak icin bir neden degil.

kirilmasin kalbin, benimki de kirildi simdi sen bunu soyleyince.
sevgiler,

ayçobanı dedi ki...

Sevgili Müzi; hem sayfan hem de sen benim icin önemlisiniz!! Az önce gördüm yorumunu, hemen geldim buraya. Benimki alinganlik, yersiz hassasiyet iste (bu konuyu mario ile konussan özellikle bu ara, saniyorum senin omzunda aglar!!!) Gel hic uzatmayayim ben konuyu, söyle anlamisim, böyle anlamisim diye!! Ayni türküyü baska tinilarla söylemek bizimkisi aslinda. Seni incitecegini düsünmemistim son biraktigim yorumun, kusura bakma lütfen!! Senin konsantre olma zamanin simdi doktoraci hanim :)) Böyle darilma kirilma ile yitilecek enerjin yok!!! Seni sicacik kucaklarimmm :)))

ben de senin emailini göremedim; aycamehligatgmailcom

Not: bak simdi anlattim rahatladim iste ;))

Justin Biebery dedi ki...

İzninle, Ayçobanı'na geç kalmış bir yanıt Müziciğim:

Ayçobanı, iki paragrafta düşüncelerin detaylı anlatılamaması ve yanlış anlaşılma olasılığının yüksekliği konusunda haklısın. Amacım seni kırmak değil elbet. Sadece, şu başörtüsü konusunun, böylesine politik bir hal almasında, üniversitelerdeki yaklaşımların da rol oynadığını söylemek istedim. Senin de, ikna ederek başını açtırdığın öğrencilerin arka sıralarda utangaç bir şekilde ders dinlediklerinden olumlu bir şekilde bahsetmen içimi o öğrenciler adına ve bunu yazmak istedim. Belki senin anlatmak istediğin o kadarla sınırlı değildi ama ben bunu düşünmedim o yorumu yazarken.

Neyse, uzun ve çetrefilli bir konu bu ve sanırım bizlerin bloglarda böyle yanlış anlaşmalarla yazışarak halledebileceğinden çok daha derinlerde kökü.

Kırmak maksatlı bir not değildi yazdığım. Dilerim, özrüm yerine ulaşır.

Adsız dedi ki...

merhaba bende dunyanin bir ucundan yaziyorum,ve acikcasi artik turkiyede yasamamiyor olmaktan memnunum,cok ozluyorum burnumda tutuyor o ayri..
bende istanbul uniliyim ustelik muhendislik fakultesinden.bilenler bilir,sola yatkindir,yatkindir demiyim cunku bende solun ozgurluk temsilcisi oldugunu gorsemde suan taraf tuttuklarini ve onyargili olduklarini dusunuyorum,onun yerine din sevmeyen diyeyim..
kapali oldugumuda ekliyim
okula kayit gunumu hatirliyorum,sinifca buyuk arkadaslarimin tavsiyesiyle basimda sapkayla gittim kayda,sirada kapalilari gorunce "aliyorlarmis bana niye basimi actirdilar"diye arkadaslarima kizdim ama sonra o kapalilarin hepsini teker teker ikna odalarina aldilar,cogu gozu yasli basi acik cikti..
birakanlarda oldu devam edenlerde,iki grubunsa ortak ozelligi devamda etse biraksada ezik kalmasiydi..
2sene arkadaslarim bilmediler kapali oldugumu,zaten mumkun oldugunca az gittim,dergide calisiyordum ve kafama taktigim sapkalar sebebiyle moda dergisi saniyorlardi,halbuki sade hayat konulu bir derginin saglik kosesindeydim..
oyle cemmatleri filan tanimiyordum kapandigimda,ailemde ise hic kapali yoktu,16 yasindaydim.yasim kucuktu ama ergenligin etkisiyle pek buyumus hatta bazi seyler icin gec kalmis goruyordum kendimi,o yaslarda malum herkesin kafasi karisir,niye varim diye..
kafamdaki butun sorulara cevap buldum,kurallarindan uygulanabilirligini gordum,sonucta hersey benim icin,bu dunyayi akli selim sekilde atlatabilmem icin..bazen oyle seyler oluyorki elinden hicbir sey gelmiyor,tikaniyorsun,ozaman ustunden yuku aliyor Allahin ve ahiretin olmasi..bazen ya yoksa diyorum,sonra bakiyorum sirf bu dunya icin bile yetiyor...
neyse konuya doneyim..turkiye haberlerini okudukca icim sisiyor..bir seriattir turbandir gidiyor..ustelik halk okadar bileylendiki o basortunun altindakilerini cani gibi gormeye basladi..yazin turkiyeye giderken kesin diyordum havaalninda taslayacaklar beni,aha bitane daha geldi diye..
ak parti taraftari degilim zaten hic oy kullanmadim,ama seriat filan getirecegini sanmiyorum..
basit bir adamdi RTE,sonra bu oy cokluguyla popilist oldu,ama koltuk sevdasi heralde,oturan bi gariplesiyor..akp'de isini iyi yapanlar oldugunu dusunsemde abuk subuk insanlarda var tabi,hele bazi demecler varki,elimde olsa ben bile tukururum suratlarina,basit avam agzi,terbiyesiler..
bircok insan karsi cikiyor biliyorum ama su turban yasagi ortadan kalksa herseye degil ama bircok seye cozum olacak bence..
1,5 yasinda bir kizim var ona bile zorla ustunu giydirtmeye calissam yada biseyler yedirmeye karsi kokuyor direniyor bana..suan durum da bu bence..yazin istanbulda okadar cok gordumki,diz boyu etek,corapsiz yada file corapli bacaklar,bas kapali ama gobek gozukuyor,ojeli tirnaklar ve namaz kilmayanlar..halbuki basortu bircok seyden sonra gelir,amacida tedbirdir(az sonra yazacagim)en azindan once bacaklarini kaparsin sonra basini..
baska bir grupta ise ak parti yesil sermaye ile kendilerini modaya verenler gordum,kadin gozumun onunde 700$ verdi esarba,milanoya alisverise giden arkadaslarim var,ezikliklerini bu sekilde ortmeye calisiyorlar okuyamadim calisaiyorum ama soyle klasimdir gibi..
hersey goruntuye kaldi yani artik..
bi basortu yasagi kalksa,bircok insanin kendiliginden acilacagini dusunuyorum,suan kahraman edasinda geziyorlar cunku.
ve yasagin kalkmasiyla birlikte sekilcilik de kalkacak..
tebdire gelirsek,dinde basortunun mantigi bu,aynen erkekle tokalasmada oldugu gibi,ya etkilenen olursa diye tedbir almaktir..
ama ben pek oyle dusunmuyorum,cunku kapandiktan sonra masama kahve gonderen,arabami takip eden,evimi ogrenip gorucu gonderen,not yazip camdan atan,calistigim yerden telefonumu mailimi ogrenip bu sekilde ulasmaya calisan...ve bissuru..sekilde erkekler ulasmaya calistirlar,demekki korumuyor esarp..cunku inancini bayrak gibi kafanda tasiyorsun,senin gibi dusunenler yada dusundugunu sanalar baliklama atliyor,zaten korusaydi arabistandaki amcalar etkilenmezdi..
universitenin kapisina yaklasirken yol kivrilir,hep orda basladim aglamaya,hicbirzaman ay cok guzelim butun erkekler bana bakacak diye dusunmedim,zaten okulda bunun icin cildiran kizlar varken bana sira gelmez,ama kotu oluyorsun iste,
namaz kacirmak gibi bisey,ibadetin aksiyor
ve gururun kiriliyor,alinmiyorsun,kapidaki amca boyle giremezsin diyor
oldu bi sekilde girsen illaki bir ogrenci durdurup boyle giremzsin seni guvenlige sikayet ederim diyor..nasil bisey bu,nasil bir nefret,,bende senin yaslarindayim,kanim seninki gibi deli akiyor,ustelik tercihimizi bile ayni yonde kullanmisiz,ayni fakultedeyiz..
neyle basa cikacaksin..
ruzgarda bile saclarinin ucusmasini ozlerken,birde insanlarin nefreti,insanlarin bir bakisi var tahmin edemezsin,
o yuzden memnunum burda yasamaktan,kafasini kazitip peruk takan yahudiler var,butun killarini uzatip saclarini sarikla toplayan sihlar,kamasiyla gezenler,bikiniyle downtownda dolasanlar..hic kimse de kimsenin umrunda degil,kimse kimseyi kinamiyor,karismiyor,turkiyeyede demokrasi diliyorum,demokrasinin bazen istemesede bazi seylere saygi duymasi gerektirdigini duymuyorsa bile karisamayacagini anlamasini istiyorum,turkiyeye huzur diliyorum..
her isine gelmeyen seyde yasa degistiren zorba ozurlu partisininde bir an once duzelmesinide diliyorum tabi..
birde sen bu kapalilari bilmazsin ne yatiyor iclerinde seklinde dusunun insanlarada azcikda olsa insaf diliyorum..
zeynep