14 Ocak 2008 Pazartesi

Oslo - part 2

Nobel Peace Center

Oslo turumuza kaldigimiz yerden devam ediyoruz. Bu turumuzda ilk duragimiz Nobel Baris Merkezi (Nobel Peace Center).

Nobel Baris Odulu, Norvec Nobel Komitesi tarafindan Oslo'da veriliyor. 1901'dan bu yana verilen odulun 2007 sahipleri kuresel isinmaya dikkat ceken calismalarindan oturu BM bunyesinde calisan Uluslararasi Iklim Degisimi Kurumu (Intergovernmental Panel on Climate Change) ve eski ABD baskan yardimcisi Al Gore idi.



Bugun, Baris Komitesi'nin merkez binasi bir muze gibi degil de, savas, baris ve uluslararasi catismalarin cozumune yonelik tartismalar, seminer ve sergiler icin ortak bir bulusma yeri olarak kullaniliyor.

Viking Gemileri Muzesi (Vikingskipshuset)

Baristan soz ettikten sonra belki biraz abes kacacak ama bir sonraki duragimiz savasci Vikingler ve Viking Gemileri Muzesi (Vikingskipshuset). Birazcik tarihi bilgi vermek gerekirse, Viking Donemi, 800-1050 yillari arasi kabul ediliyor. Denizcilikte usta olan Vikingler, hizli ve kolay manevra yapabilen gemiler insa etmis ve bunlarla dunyanin pek cok yerine gitmisler. Donemin daha 9 ve 11. yuzyillar arasi oldugu ve bu gemilerle Amerika'ya gidip geldikleri dusunulurse, ne denli usta denizci olduklari daha kolay anlasilabiliyor. Vikingler, ozellikle Avrupa'nin bati kiyilarinda teror estirmisler.

Muzenin basrol oyunculari, 2 sahane Viking gemisi. Ucuncu geminin ise yalnizca kalintilari sergilenmekte. Altta gorulen, Oseberg Gemisi, 9.yy'dan kalma ve 22 metre uzunlugunda.

Bu arada, bize Vikingler ve Halic (Altinboynuz - Golden Horn) hakkinda bir hikaye anlatildi. Bu hikayeye gore, Altinboynuz'un ismi, Vikingler'in boynuzundan gelmekteymis. Internette kucuk bir arastirma yaptiktan sonra gordum ki, gercekten de 10.yy'da Vikingler gemilerini Bogazdan sokarak Halic'e kadar girmisler ancak daha fazla basari elde edemeden Bizanslilar'a yenilmisler. Altinboynuz isminin ise nereden geldigine iliskin cesitli teoriler var ancak hicbiri Vikingler ile baglantili degil.

Oslo'da yeme-icme

Oslo gezimiz uzerine yazacaklarimin sonuncusu ise yeme-icme uzerine. Norvec mutfagi dendi mi akla ilk gelen elbette balik. En geleneksel Norvec yemegi ise somon fume. Diger cesit baliklarin yaninda geyik, kuzu ve ordek eti de Norvec mutfaginin klasiklerinden. Ancak her kultur gibi modern Norvec mutfagi da uluslararasilasmadan nasibini aliyor. Bugun Norvec restoranlarinda pizza, makarna gibi yemeklerin cesitliligi klasik Norvec yemeklerini koseye kistirmis durumda.

Fiyat konusunda ise Norvec cep yakan bir ulke. En pahali ulkeler listesinde bir kac kere ilk sirada yer almis. Mutevazi deneyimlerim maalesef bu arastirmalari dogrular nitelikte.

Norvec mutfagindan bahsediyorum ama biz kari-koca Meksika mutfagi asiklari olarak, Oslo'daki son gecemizi bir 'Mexican Night-Out'a cevirmeye karar verdik:). Yolu Oslo'dan gecenlere, "3 Brødre" ve 'quesadilla'lari siddetle tavsiye olunur.


Hani Istanbullular Bursa'ya kebap yemeye giderler ya, ben de Oslo'ya quesadilla yemeye gitsem yeridir, o kadar yani.

11 yorum:

Adsız dedi ki...

Cok da balik sevmeyen kari-koca olarak Oslo'da "Mexican Night Out" yapmaniz beni nedense hic sasirtmadi. :))

müzi dedi ki...

sevgili denizaki,
sen fark edersin tabi neden diye.. ama ben o kadar degilim artik, hatta balik as erdigim oluyor artik. inanabiliyor musun, ben! hatta kahvaltida da yiyorum desem. vur deyince oldurdum di mi, ama n'apalim, burada boyle... :)

Adsız dedi ki...

Oslo'ya ben de 9 sene once gitmistim. En kotusunden margharita pizza 140 NOK idi. Orada yeterince kazaniliyordur tabii, ama Isvec icin bile pahali bir ulke Norvec.

Demek gezilere basladin Muzi, cok guzel! Kuzeyde Lofoten Adalarina gitmeyi cok istemistim ama hic firsatim olmamisti. Insallah yazin yolun duser oraya!

müzi dedi ki...

nerelerdesin sen zeyno$? :)
evet fiyatlar hala bahsettigin gibi. buradakiler de farkinda pahali oldugunun. ozellikle de vergilerin yuksekliginden soz ediyorlar ama devletin sagladigi imkanlardan memnun olduklari icin cok da sorun etmiyorlar, degiyor yani odedigimiz vergilere diyorlar. ne guzel birsey kisinin devletine guven duymasi. odedigimiz vergiler nereye gidiyor diye sormak yok cunku nereye gittigi apacik ortada.
gezi konusunda ise, evet, sezonu actik, hadi hayirlisi :)

EKMEKÇİKIZ dedi ki...

Danimarka'da bir Viking Müzesi gezmiştim, bir de yanlış hatırlamıyorsam İngiltere'de York'da bir Viking eserleri müzesi veya müzede bir bölüm vardı.
Hadi Danimarka neyse de, İngiltere'nin içlerine kadar gitmeleri savaşkanlıklarının bir göstergesi.
Fakat, Haliç'e kadar geldiklerini bilmiyordum, çok ilginç.
:)

B5 dedi ki...

Demek Isvec'ten de pahali Norvec? Kutuplara gittikce yiyecek icecek pahalilasiyor demek :D
Balik konusunda hic sikayetim olmazdi benim de.
Oslo'da meksika mutfagi esimin Stockholm'de döner yemesi gibi olmus. Hala Bursa dönerinin isin asli oldugunu anlayamaz..
Bu son fotografindaki tabagi evde yapabiliriz sanki degil mi? Denesek mi? Malzemeler nasilsa vardir.

Huset=museet=Müze anlaminda mi simdi?
Gezinin ikinci bölümü icin tesekkürler. Viking kismini merak ediyordum :)

Adsız dedi ki...

Araya sinavlar tatiller seyahatlar girdi, gidisim suskun oldu..Blog sokaklarina geri dondum yine!

müzi dedi ki...

sevgili ekmekcikiz,
benim bildigim kadariyla vikingler ingiltere'nin kuzeydogusunu yani bahsettigin york ve cevresini yagmalamislar, ve bir donem Iskocya ve Irlanda'ya yerlesmisler. hatta Dublin'i Vikingler kurmus. ben de ogrendikce sasiriyorum. ben altinboynuz hikayesini sevmistim, gercek olsun isterdim ama efsane iste, ne desen dogru olur :)

sevgili b5,
sorma, burada en ucuz sey somon, icimiz disimiz somon oldu:)) saka saka, pahali evet ama aslinda marketten aldigin sebze-meyve degil pahali olan, daha cok disarida yemek pahali aslinda.
fotografta ki tabagin goruntusu cok da satafatli degil gercekten, cok korkutmuyor o yuzden degil mi? ama tadi oyle sahaneydi ki, hani olur da birazcik tutturabilirsem biliyorum ki artik baska bir sey yapmam, her gun bunu yaparim. baska hic bir yerde boyle bir quesedilla yemedim ben, o an mexico'da olduguma yemin edebilirdim herhalde.

yukarida ki muzenin cevirisini ise tam olarak yapmamisim. Huset = the house demek oluyor (muze, norveccede de museum olarak geciyor).
Vikingskipshuset'nin tam tercumesi ise, viking gemisi evi (the house of viking ship) oluyor :))

sevgili zeyno$,
bak demek istiyorum ki farkedildi yoklugun, hosgeldin :)

yaban dedi ki...

mmm o yeşil şey guacomole olmalı... hürp.. çok severim.
vikingleri de viki (çizgi film:) nedeniyle çok sempatik buluyorum.
norveç'i gözüme kestirdim, pahalı mahalı bir gün görmeden ölmek istemem.

ayçobanı dedi ki...

Alkollü içeceklerin de çok pahalı olduğunu (vergilrden dolayı) söylerdi Norveçli ekip ve giderlerken mutlaka yanlarında bazı içecekleri götürürlerdi. Bir de Sigrid'in ev yapımı likörleri olurdu :) içmede yanında yat cinsinden. Meyan kökü şekerleri ile yapılan değişik bir likörü vardı onun ama adını hatırlamıyorum. Pahalılık yaratıcılığı arttırmıştı bizimkilerde belli ki!!

müzi dedi ki...

sevgili yaban,
norvec elcisi gibi hisseettim kendimi, ulkeye turist getiriyorum. norvec turizm bakanligi beni buradan kesfeder umarim :) demek sen de seyrediyordun viki'yi. nasildi: ha ha ha haftaya... bulusalim haftayaa.. vikingler geliyor.. devami haftaya :)))

sevgili ayca,
pahali mahali ama bu norvecliler yine de feci icici :) 'soguktan ne yapsin garipler' diyesi geliyor insanin. meyan koku likorunu bilmiyorum ama burada o sekerler cok populer. marketlerde kasalarin yaninda sakizlar olur hani, burada hep sakizlar ve likiri$ler var. nereye baksan likiri$, likiri$, likiri$ (bu kelimeyi soylemeyi cok severim de:))