youtube'da hatirla sevgili'yi seyrediyorum. bu son bolum cok uzdu beni. ahmet ve yasemin evlilik hazirliklari yapiyor. ayla ve necdet ayri koselerde parcalaniyor. isil ve yasar'in evliligi de ayni sekilde, harun'u parcaliyor.
ne kotu herkesin ayni anda mutlu olamamasi. ne kotu kimileri mutlulugun dorugundayken, 'evet' diyerek hayatlarinin en guzel gunlerini yasarken, onlarin mutlulugu ile diger yureklerin parcalanmasi.
dizinin onceki bolumlerinde ayla biraz sinir bozucu bir karakterdi aslinda. ahmet ile yasemin'in sevgisini bildigi halde ahmet'i sevmekten vazgecemeyen biri. yahu birak iste kizim, cocuk baskasini seviyor, dus yakasindan diyorsun izlerken. birak, daha ne zorluyorsun, ne harciyorsun kendini onun ugruna? ama ask degil mi zaten insana tum hatalari yaptiran?
diziyi izlerken ben ne ayla'ya ne de necdet'e kizabildim, hatalarinin nedenini bildigimden. kizmak yerine acidim hatta. duyduklari ask, kendilerini bu ugurda harab etmelerine, yillarina mal oldu. yaptiklari her yanlis, tutulduklari kara sevda ugruna yapilmisti.
kara sevda... ingilizce'de kara sevdanin karsiligi var mi bilmiyorum, ama "kara sevda" pek cok seyi ne de guzel anlatan bir cift kelime.
yillar once okudugum bir kitap askimizi yonlendirebilecegimizi soyluyordu. kalbin fonksiyonu oldukca romantiklestirilmis bir fonksiyon. sonucta insan kalbiyle degil, her zaman beyniyle sever, beyniyle hisseder. buradan hareketle kitap diyor ki, sevginizi yonlendirebilirsiniz. eger sevgilinize/kariniza/kocaniza karsi sevginiz bitmisse, o zaman onlari sevmeye yeniden baslayabilirsiniz. onu farkli yonleriyle, onceden sevdiginiz yonleriyle gormeye calisin ve yeniden sevin diyordu.
kalbin abartilmis fonksiyonuna katiliyorum, evet, sevdigimizde de beynimiz seviyor. ama yine de bu denli kolay mi insanin duygularini kontrol edebilmesi? kalbinin parcalanmasina engel olabilmesi?
yapilmasi gereken belki de, aciyi kabullenmek. reddetmeye calismaktansa, kabul etmek. seni sevmedigini, sevmeyecegini kabullenmek. bir sure cok acitacaktir elbette. ama eger en agir aci olan olum acisi bile en fazla 6 ay suruyorsa, ve insanlar bunun ardindan normal hayatlarina geri donebiliyorlarsa, insanin da kara sevdadan kurtulabilmesi olasi degil mi?
o yuzden diyorum, bosver be ayla. agla sizla, ama sonra birak aciyi gitsin be ayla.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
11 yorum:
Hmm, Ayla aglamasin tabii ki de
Ayla'yi tanimadigim gibi, hikayeyi de bilmiyorum. Ama o canli kutu icindeki gosterimlerin meridyenler sag tarafa dogru kaydikca daha bir aglamakli oldugu gozlemliyorum. Hatta en daha bir sag taraftakiler icin oyle onemli ki aci da, gurur da, intihar sosyal yasamin vazgecilmezleri arasina girebiliyor. Aci ceken cekene.
Iki zirlayip, dedigin gibi de -olayi akisina birakip gidenin- kolayca kurtulabilecegi hayatin en gereksiz durumlarindan biridir. Yaninda seni sarsip kendine getiren biri varsa daha bile kolay atlatilabilecek birseydir. Bence...
Müzikle birlikte yazıyı okumak çok keyifliydi. Kara sevda; bir hastalık veya zayıflık gibi geliyor uzaktan bakınca. Ama çok güçlü, bitmesi uzun sürüyor. Küçüklüğüm de bir akrabam intihar etmişti. Kara sevdalı o yüzden intihar etmiş denildi. O geldi aklıma. O yaşımda bile ne kadar yanlış ve acı olduğunu düşünmüştüm.
Muzi... bana beni hatirlattin. Cok uzun sure cektim ben o aciyi... yorum yapamiyicam... icim kotu oldu.
Seni sobeledim. Cevap verirsen cok sevinirim canim.
Sevgiler
Esra
sevgili B5,
katiliyorum, aci cekmek dogu kulturu icin bir haz alma sekli. ne de olsa arabeskin dogdugu yer degil mi? huzunden/melankoliden garip bir zevk aliyoruz. o yuzden de tv'de gosterilenlerin cogu (yok hatirla sevgili oyle degil) bunu istismar edecek turden seyler. ama ne yalan soyleyeyim, ben de yeri geldi mi melankolik olmayi seviyorum. ama bunu genellestirmek tehlikeli sanirim. cok derinlere dalmamak, dozunda birakmak gerek diye dusunuyorum.
sevgili loungetime,
hosgeldin:)
kara sevdanin sonunun genelde oyle olmasi bekleniyor di mi, adi uzerinde 'kara'. bir zayiflik olarak nitelendirmek istemem. her insan diledigi gibi yasasin hayatini. neseli olmak isteyen neseli olsun, melankolik olmak isteyen oyle olsun. ama intihar... insanin baska cikis yolu bulamamasi ne aci. arkasindan degmezdi be guzelim dersin, ama insan kendini bazen oyle kapar ki, baska bir boyuttadir, uzanamassin.
sevgili archisugar,
bir cogumuzun vardir oyle ic burkan hikayeleri. olsun, yillar sonra onlari hatirlamak da guzel. 'ne aglamistim ama arkasindan' diyebilmek, o da guzel :)
Ask benim icinden cikamadigim birsey:)Kontrolumuzde mi bilmiyorum ama en karmasik ve zor kararlari adama ask sunuyor.
Hayatimi tumuyle sevmeye calisiyorum ben. Mutlu mutsuz asklariyla, bitisleriyle ve baslangiclariyla,suprizleriyle,hayal kirikliklariyla. Calisiyorum... Baska ne yapabilirsin ki?
Ask diyince birileri bak kafam karisiyor benim:)
Hatirla Sevgili'nin muzikleri de ne tatli:)
Ne iyi demissin "birak gitsin!!!" diye...
Bazen birak gitsin seviyesine gelmek bile zaman aliyor. Olsun, ne olursa olsun!! Mühim olan o seviyeye gelmek iste. Sonrasinda da birakacaksin gidecek...
Müzicim bu arada bizim Norvecce dersleri ne oldu?? Bizleri unutmayin lütfen örtmenim!!!
Şu blog açılınca müzik çalması işini nasıl ayarladın, Müziciğim?
Çok hoş!
:))
sevgili fulya,
ben de senin gibi dusunuyorum. hayat bir savastan ibaret olmamali diyorum ve bana gelen ya da benim bilincsizce suruklendigim ya da degistiremeyecegim seyleri kabullenmeye calisiyorum. demek sen de seyrediyorsun hatirla sevgiliyi, muziklerini bildigine gore :))
sevgili ayca,
aynen dedigin gibi. bahsettigin bir seviye gercekten. oyle bir ana geliyor ki, diyorsun artik tamam. budur, bu kadardir. aldim alacagimi, cektim bana duseni. evet, hemen olmuyor. epey bir yorulup hirpalandiktan sonra o seviyeye geliniyor. eskiler gec olsun guc olmasin demi, bu yuzden mi?
norvecce dersleri :) haklisin ihmal ettim. benim derslerim devam ediyor da, sizleri ihmal ettim:) tamam, mesaj alindi.
sevgili ekmekcikiz,
esnips.com'a giriyorsun, uye oluyorsun ve istedigin sarkilari buluyorsun, ve sonrasi seni yonlendiriyor:)
merhaba
esra yı okurken gördüm adını ve çaldım kapını , açıkmış girdim blogdan içeri. tam da benim konum dedim hatırla sevgili ile ilgili yazdıkların için.
bir süre önce ben de kendi blogumda sormuştum duygular yönetilebilir mi diye . yönetmek istediğimden belki de bu konuda çok kafa yoruyorum çünkü.
ve sonuçta şunu tesbit etmiştik duygularımızı değilse de vereceğimiz tepkileri yönetebiliriz.Ayla belki Ahmeti sevmekten öyle kolay vazgeçemezdi ama bu sebeple intihara teşebbüs etmesi de normal değil.
Your blog keeps getting better and better! Your older articles are not as good as newer ones you have a lot more creativity and originality now keep it up!
Yorum Gönder