24 Ağustos 2011 Çarşamba

gönül gönüle değmişse..




Pek çok soğuk geceyi sıcak çay ve muhabbetle ısıttık. Ağladıkça sarıldık, sarıldıkça güldük. Sırlar paylaştık. “Şimdi hisar’da, salacak’ta, piyer loti’de olmak vardı” ile başlayan cümleler kurduk.

Vedadan önceki gece, “hatırlıyor musun” diye başlayan cümlelerle ortak olduğumuz sefil hallerimize güldük, güldük. Sonra “bir sayfayı kapatıyoruz farkında mısın” dedi, iç çektik. Önümüzdeki günlerin daha güzel olacağına dair hayaller kurarken hüzünlenmek nedendir?

Biraz önce telefonda, “hayal ettiğimiz şeylerin bir gün olacağına ben bütün kalbimle inanıyorum çakıl” dedi. “Olur tabi marul, yeter ki gönüller bir olsun” dedim.

Gönül gönüle bir kere değdi mi, mesafeler nedir ki...

6 yorum:

şule dedi ki...

evet ya, mesafe dedigin nedir ki hakikaten?
:)

müzi dedi ki...

sen de bilirsin mesafeleri şulecim, bilirim.. :)

New York Muhtari dedi ki...

Iyi Bayramlar Muzi... nerede ve kiminle isen, insallah guzel bir bayram gecirirsin.

müzi dedi ki...

muhtarcım çok teşekkür ederim. bulunduğum yerde bayramların tadı bir eksik oluyor ama olsun. ben sana beninkinden çok daha da güzel bayram havaları diliyorum. öpüyorum

Ebru dedi ki...

Gönül gönüle değdiyse mesafeler hatta başka dünyalar bile önemsiz galiba.
şimdi seni karşımdaki koltukta benimle çay içerken düşündüm.

müzi dedi ki...

öyle di mi ebru, gönül gönüle değmişse o dokunuş bir yerlerde hep kalıyor di mi. buna inandığım kadar inancımı da tazelemek istiyorum.
bu arada, yenileyelim çaylarımızı, konuşulacaklar var daha.