19 Şubat 2010 Cuma

yetinmeyi bilir misin?

dünyalar güzeli bir kız. sanırsın ki öyle güzel biri hayatta ne dilese olur. sanırsın ki öyle güzel birinin kalbini kimse kırmaya teşebbüs etmez. sanırsın ki öyle güzel biri asla yalnız kalmaz. ama yalnız. neden diye sormuyorum bile. nedeni gözümün önünde.

gözü hep bir eksik arıyor. koskoca bembeyaz bir kağıt varsa, o gidiyor küçücük bir siyah noktaya takılıp dert ediniyor. dilediği her şey olsa dahi, dünyalar onun olsa dahi o, ama evren benim değil diyecek. hayatta tüm istekleri gerçekleşse dahi, o hep bir eksik bulacak. ev tertemiz ise, o gidip tozlu kalmış bir köşeyi gösterip, bak diyor. anlatamıyorum ona.

açgözlülük değil onda ki, ama sanki hep bir rekabet, hep bir onda var bende yok rahatsızlığı. ona bakıp, mutluluk, yetinmeyi bilmekle mi ilgili diye düşünüyorum. görmüyor, mutsuz olmak için nedeni yok, ama o mutsuz. çünkü, sahip olmadığı şeyler var, sanki herşeye sahip olmak mümkünmüş gibi. şu yok bu yok diyor. oysa ben, daha ne olsun demek istiyorum. ama duymayacak. bu tür şeyler bir insana nasıl anlatılır bilmiyorum. ona bakıp düşünüyorum. zenginlik dediğin, çok şeye sahip olmakla değil, sahip olduklarını görebilmekle ilgili.

2 yorum:

EKMEKÇİKIZ dedi ki...

Nasıl öz ve doğru bakışla anlatmışsın!
Bilemiyor bazı insan, ne eylersen eyle!
:)

müzi dedi ki...

sevgili Ekmekçikız,
bilinmiyor bazen. hatta kimisinin hiç bilemeyeceğini de görebiliyorsun. karakter değişiminin imkansız olduğunu düşünmüyorum. ama bazen imkansıza yakın gibi görünüyor.